Aşı Karşıtlığı Basın Bildirisi

Bildiri Türü
Basın Bildirisi
Ay
Aralık
Yıl
2020
Bildiri Metni

Dünyada bulaşıcı hastalıkların ve salgınların kontrolünde aşılama; fazlasıyla etkili, güvenli ve düşük maliyetli bir sağlık hizmetidir ve aşılar sayesinde her yıl dünyada yaklaşık 2 milyon ölümün önüne geçilmektedir.

Aşıyı yaptırmakta gecikme veya aşıya ulaşılmasına rağmen aşılanmayı reddetme durumu aşı kararsızlığı olarak tanımlanmaktadır ve bu durum bir ya da daha fazla aşı için olabilir. Aşı reddi ise hiçbir aşıyı yaptırmama durumudur. 21. yüzyılın önemli sorunlarından bir tanesi olan aşı karşıtlığı, maalesef ülkemizde yaklaşık son 10 yılda çokça artış göstermeye başlamıştır. Toplumumuzda çocuklarına aşı yaptırmak istemeyen ailelerin sayısı; 2011’de 183’ken, 2013’te 980, 2015’te 5 bin 400, 2016’da 12 bin düzeyine yükselmiş, aşıları reddeden aile sayısı 2018 yılı itibari ile 23 bin düzeyine ulaşmıştır. Bunun da en temel sebeplerinden bir tanesi aşı ile ilgili bilgilerin toplumumuza yanlış aktarılmasından kaynaklanmaktadır. Bilimsel veriler, toplumumuzda daha yüksek duygusal etkilere sahip olan yanlış, yanıltıcı veya magazinsel veriler karşısında ikinci planda kalmaktadır. Aşılama konusunda en güvenilir bilgi kaynağı olarak sağlık çalışanları, insanların aşılama hakkındaki doğru bilgi düzeyinin artmasında önemli bir rol oynamaktadır.

 Günümüzde bilgi aktarımında basın ve sosyal medyanın rolü de çok önemlidir. Özellikle COVID-19 pandemisinin, Dünya Sağlık Örgütü tarafından ‘’Halk Sağlığı Acili” ilan edilen bu büyük salgının, sonlandırılmasında önemli rol oynayacak aşılar hakkında sosyal medyada gerçeklikten uzak, bilim dışı ifadeler sıkça kullanılmaya başlanmıştır. Sosyal medya, teknoloji ve diğer medya iletişim araçlarının doğru kullanılması ve mutlaka bilimsel verilerle halkın aydınlatmasına ihtiyaç duyulmaktadır.

Aşıların içerdikleri etken maddeler hakkında çeşitli platformlarda fazlasıyla yanlış bilgi yer almaktadır. Aşıların içeriği; aktif içerik, aşıya eklenen maddeler ve aşı üretim sürecinde kullanılan ürünler şeklinde üç grupta toplanabilir. Geri kalan ve aşının etkisini desteklemek üzere aşı içeriğinde yer alan maddeler ise insan sağlığına zarar vermeyecek düzeydedir.

Aşı üretim çalışmaları faz 0 – klinik öncesi, faz 1, faz 2, faz 3 ve faz 4 olmak üzere beş aşamada gerçekleşir.

Faz 0 aşı çalışmaları deney hayvanları üzerinde çok küçük dozlarla gerçekleştirilir ve aşının etkene verdiği cevap bulunmaya çalışılır.

Faz 1 aşı çalışmaları az sayıda gönüllü hastalarla gerçekleştirilir. Bu fazda temel hedef güvenliliktir. Aşıların çeşitli özellikleri ve zararlı etkileri araştırılır.

Faz 2 aşı çalışmaları insanlar üzerinde aşıların klinik etkileri, yararlılığı, etkili doz aralıklarını ve yan etkileri belirlemek üzerine yapılan çalışmalardır. Bu fazda temel hedef etkinlik ve güvenliliktir.

Faz 3 aşı çalışmaları diğer fazlardan daha geniş bir kitleye uygulanır. Temel hedefi etkinliğin kanıtlanması ve yan etkilerin takip edilmesidir. Bu fazda çeşitli karşılaştırılmalı çalışmalarla aşıların etkinliği araştırılır. 

Faz 4 aşı çalışmalarında ise ilk 3 fazı geçen aşılar ruhsat alır ve pazara verilir. Temel hedefi uzun süreli verilerin toplanması ve etkilerinin değerlendirilmesidir.

Türk Tıp Öğrencileri Birliği, aşılar hakkında artmakta olan bilgi kirliliğinin karşısında durmakta ve halka doğru bilgiler ulaştırmayı amaçlayan her türlü çalışmayı desteklemektedir.

Kaynakça:

http://cdn.istanbul.edu.tr/statics/istanbultip.istanbul.edu.tr/wp-content/uploads/2015/02/2.Faz0IIIIII-ilac%CC%A7-aras%CC%A7t%C4%B1rmalar%C4%B1-ve-biyobelirtec%CC%A7ler.pdf

https://www.nccn.org/patients/resources/clinical_trials/phases.aspx

https://www.journalagent.com/tpa/pdfs/TPA_54_1_1_2.pdf